Yeraltından Notlar'ı okumaya çalışıyorum. Çalışıyorum dedim, çünkü okuduğum bir cümleyi anlayabilmek için dönüp tekrar tekrar okumam gerekiyor. Cümleler arası ilişki kuramıyorum. Ya gerçekten Dostoyevski bu kitabını çok karışık ve anlamsız yazmış ya da çeviren arkadaş pek başarılı çevirememiş. Uzun ve karışık cümleleri anlamakta zorlanıyorum. Zaten kitapta baskı hataları da var, başka bir yayınevinden mi alıp okusam. Bilemedim şimdi, bir de elimde Bedende Kıpırdanmalar diye bir kitap var, bir de Faust ama hepsi ağır geldi. Hiç ilerleyemiyorum.
Atilla Atalay'ın Kalbin Böcüü adlı öykü kitabını okudum. Sıdıka zaten başucu kitaplarımdan biridir. Canımın çok sıkkın olduğu günlerde açarım Sıdıka'nın rastgele bir sayfasını o masum dünyaya dalıveririm. Bayılıyorum Sıdıka'nın annesine :)) .İnternetten dizi, film izleyen biri değilim, açıkçası pek vaktim de olmuyor.Yalnız ara sıra Sıdıka ve 7.Numara'nın eski bölümlerini bulup izliyorum. Kendimi iyi hissettiriyor. Sıdıka'yla annesinin diyaloğu, Vahit Amca, sırtını Aksaray'a verip İstanbul'da yön bulan Recep...Seviyorum, şimdilerde böylesine keyif alarak izlediğim hiçbir program yok. Belki sadece Sıdıka bana yettiği için Atilla Atalay'ın başka kitabını okuma ihtiyacı duymamıştım hiç. Ta ki bir Atilla Atalay fanatiğini tanıyana kadar. Hemen Kalbin Böcüü'nü edindim tabi. Şimdi o da Sıdıka'nın yanında yerini aldı. Oğluş da bayıldı, kitabın adı salça ekmekli kitap. Üzerinde Latif Demirci'nin çok hoş bir çizimi var. Akşamları ısrarla salçalı kitaptan okumamı istiyor. Ben de onun anlayabileceği şekilde kısaltmalar yaparak öyküleri parça parça okuyorum. Bu kitabı nasıl anlatmalı bilmiyorum, herşey var aslında. Gülmece, gözyaşı, hiciv, hayatın içinden kareler. En çok hangi öyküyü sevdin dersen hepsini, ama Fabriga'da çok ağladım, Ağlama Dolabı'nda yüreğim burkuldu, Dup Dup Çedene, Öpücük Balığı... Hangisini sayayım, dedim ya Sıdıka'nın yanında yerini aldı, canım tatlı tatlı öykü okumak mı istediğinde, aç oku. Atilla Atalay'ın son kitabı Mecnun Kuleleri de çıkmış. Onu ne zaman okumaya başlamalı bilmem ki?
Elimdeki kitaplar pek psikolojime uygun değil galiba. En iyisi evde tekrar bir kitap seçimi yapmalı. Öykümsü, masalımsı kitap okuyasım var. Leylak Dalı'cım canımcım Firuzan ruh halime denk düşer mi ne dersin? Denk düşer diyince aklıma Zülfü'nün Çırak aranıyor şarkısı geldi. Müzik eklemeyi bilseydim eklerdim, sözleriyle idare edeyim. :))
Elim sanata düşer usta
Dilim küfre, yüreğim acıya
Ölüm hep bana
Bana mı düşer usta?
Sevda ne yana düşer usta
Hicran ne yana
Yalnızlık hep bana
Bana mı düşer usta?
Gurbet ne yana düşer usta
Sıla ne yana
Hasret hep bana
Bana mı düşer usta?
Sen bir Füruzan oku Kara Kitapcım. Güldürüşlü bir kitap olmasa da Yeraltından Notlar kadar ruh sıkmaz. Ben her Füruzan okuyuşumda (10. tekrarımda bile) hüzünlensem de garip bir keyif alırım. Pek neşeli tipler değildir kahramanları ama sevdirirler kendileri. Sana yolladığım son kitabı, epeydir de tık yok. Keşke bişeyler yazsa...
YanıtlaSilYeraltindan notlari hangi yayinevinden okuyorsun?
YanıtlaSilÇevirmen Mehmet Özgül iletişim yayinevi değilse okumayı bırak!!