2 Nisan 2010 Cuma

bak bakalım nerdesin

firariyim bugün.bedenim burda,masanın başında,gözlerim bilgisayarda,koca popom sandalyede.peki ya zihnim?o nerelerde?bir an alıp başını izmir'e gidiyor kordon'da gün batımını izliyor.bir de bakmışssın kırlarda burnunu tıka basa papatya kokusuyla dolduruyor.ordan hoooop antalya'da alıyor soluğu ve narenciye çiçeklerine dalıyor bu sefer.

beden ne ki,ruh olmayınca.ruhun burda değilse beden yerinde dursa ne çıkar.

daha bir barışığım kendimle bugünlerde.alıp alıp yerlere çarpmıyor zihnim ruhumu.kendi kendimi üzmüyorum.sabah uyanıyorum ve olumluyu seçeceğim diyorum.hayat seçimlerimizden ibaret,bazen geçmişteki seçimlerimizi anlamıyoruz,anlamlandıramıyoruz.işte ben kendimi çok hırpalardım geçmiş seçimlerim yüzünden.şimdi herşey daha bir aydınlanmaya başladı.çok acı çektiğim bir dönemde kendimi düze çıkarabilmek için yapabileceğim en doğru seçimleri yapmışım aslında.bunu birisinin bana göstermesi gerekiyormuş ve psikoloğum gösteriyor. hayatımız bir bataklık gibi.batmamak için çırpınıp duruyoruz.o kadar çok çaba harcıyoruz ki dibe batmamak için bizi bu bataklıktan kurtaracak hemen yanımızdaki dalları görmüyoruz çoğu zaman.o yüzden hayatımızın dışında birinin bazen bize uzaktan bakması ve kendimize uzaktan bakabilmemiz için bize yardımcı olmasına ihtiyaç duyuyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder