
bugün sabah üşenmedim makyaj yaptım.hava o kadar karanlık ki belki içim aydınlanır,yüzüme renk gelir dedim.bursa’ya ilk geldiğim yılı hatırlıyorum.2002 yılının ekim ayı.gökyüzü bir karardı, on gün boyunca ara ara yağmur yağdı,ama zavallı güneş bulutlardan müsaade alıp da bir küçücük ışığını bile yeryüzüne gönderemedi.kendimi o dönem ne kadar kötü hissetmiştim.alışmışım izmir’in havasına,bir bakmışsın deli gibi yağmur yağıyor,ortalığı sel götürüyor,iki-üç saat sonra bulutlar dağılmış güneş gökyüzünde pırıl pırıl.ama bursa farklıydı.benim için alışmak zor olmuştu.evlilik,yeni bir şehir,yeni bir işyeri,hiç arkadaşım yok.aylarca başım ağrımıştı.gezmediğim doktor kalmamıştı.bursa’yı bir türlü sevememiştim.en son gittiğim dahiliyeci psikolojik olduğuna karar verip, passiflora şurup vermişti.gene nerden nereye geldim.hava bursa’da gene kapalı.ne yağıyor,ne açıyor.en sevmediğim hava.ama olsun hayatıma yeni renkler geldi.farlarım çoook güzel :)
Yazını okurken aaa aynı ben dedim ilk satırlarda, ama bir farkla benim ofiste bir kaç bayan var var olmasına, ama olmasalar daha iyiydi sanırım, çünkü sıfır paylaşım.İnan içim şişiyor böyle motomot insanların arasında.
YanıtlaSilBloglar da olmasa nasıl paylaşacağız nşemizi kederimizi, sevgiler..