bugün bir müşteri ile görüşmeye gittim. görüştüğüm kişi bir kadındı ve laf döndü dolaştı her zamanki gibi çocuklara geldi. ben ikinci çocuğu düşünmediğimi, bakacak kimsenin olmadığını söyledim. sonra kadıncağız kendi acılı hikayesini anlattı. 20 aylık bir oğlu varmış, ama 2006 yılında 2,5 yaşındaki kızını tatile gittikleri yerde bir havuz kazasında kaybetmiş. duyunca sanki boğazıma birşeyler düğümlendi. insan o anda hemen benim başıma gelse ben ne hale gelirim diye düşünüyor. ondan sonra da bu kötü düşünceleri kafandan kov diye komutlar verip durdum kendime. kadın çocuğunu kaybedince toparlanmak için tekrar hamile kalmış ve oğlunu dünyaya getirmiş. çok cesurca...ben o kadar cesur olamazdım herhalde. "yarın hiç kimseye vaadedilmemiştir." sözünü doğrulayan bir şey daha. ama insan beyni nankör.unutuyor işte. biraz sonra ölecekmiş gibi anı yaşayıp,sonsuza dek yaşayacakmış gibi de bedenimize bakmalıyız. ama nafile, herşey lafta kalıyor. hayat hır gürle gelip geçiyor.çok moralim bozuldu. böyle şeyler beni çok etkiliyor. Allah'ım kimseye evlat acısı göstermesin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder